Mutluluk mu Başarıdan Başarı mı Mutluluktan Kaynaklanır…

MUTLULUK MU BAŞARIDAN BAŞARI MI MUTLULUKTAN KAYNAKLANIR

PEMPE GÖZLÜK YERİNE GERÇEKÇİ İYİMSERLİK

Gökyay Vakfı Satranç Müzesi “İş Çıkışı Sohbetleri”nde Profesyonel Koç ve Eğitmen Feyza Köseoğlu ve Nazlı Ermut, zihin yapısının mutluluk ve başarıya bakış açısını etkilediğine dikkat çekerek, mutluluk ve başarı tavsiyeleri verdi.

Modern müzecilik anlayışı ile Ankara’da farklı etkinlik ve organizasyonlara ev sahipliği yapan Gökyay Vakfı Satranç Müzesi “İş Çıkışı Sohbetleri”nde mutluluk ve başarı sırları paylaşıldı. Profesyonel Koç ve Eğitmen Feyza Köseoğlu ve Nazlı Ermut, müzede “Mutluluk Seminerleri” başlığı ile gerçekleştirdikleri sohbette, günümüzde mutluluğun bir dayatma gibi algılandığına dikkat çekerek, “Mutluluk olumsuz durumları yok saymak demek değildir. Günümüzde ‘mutluluk adeta bir dayatma gibi algılanıyor’. Şu arabayı alınca, şu evi alınca, şu tatili yapınca mutlu olmayı bekleyenler var. Ama önemli olan gerçekten mutlu hissettiren neler var, onları fark etmek. Mutluluk ve olumlu duygular duruma ve olaylara bakış açısını genişletir. Yaratıcılığı, verimliliği ve öğrenmeyi kolaylaştırır. Tüm bunlar da beraberinde başarıyı getirir” tespitinde bulundular.

Başkent Ankara’da, İşadamı Akın Gökyay’ın koleksiyonu olan birbirinden özel 553 satranç takımının sergilendiği Gökyay Vakfı Satranç Müzesi, bu kez farklı bir buluşmaya ev sahipliği yaptı. “İş Çıkışı Sohbetleri”nde iş hayatının yoğun temposu içinde boğulan herkesin aklındaki; “Mutluluk mu başarıdan, başarı mı mutluluktan kaynaklanır?”sorusunun cevabı arandı. “Nasıl mutlu olunur?”, “Mutlu olunur mu mutlu doğulur mu?”, “Ne zaman mutlu olurum; terfi alınca mı çok para kazanınca mı?” gibi sorulara Köseoğlu ve Ermut, keyifli bir sohbetle, katılımcıların kendine ‘ayna tutmasını’ sağlayarak cevap verdiler. “Yaşam, tıpkı satranç oyunu gibi yaptığımız hamlelerden, seçtiğimiz yollardan oluşuyor” diyen Köseoğlu ve Ermut, mutlu olmak için şu tavsiyelerde bulundular:

MUTLU OLMAK İÇİN NE YAPMALI?

“Hamlelerimizi, çocukluktan bugüne aileden aldığımız terbiye, okul yaşantımız, tecrübe ve bilgilerimiz, yaşadığımız çevrenin etkileri, inançlarımız ve değerlerimizden oluşan “zihin yapımız” ortaya çıkarıyor. Unutmayın; zihin yapımız, mutluluk ve başarıya bakış açımızı etkiliyor. Hepimiz mutlu olmak için yaşıyoruz, mutlu olmak istiyoruz. Ama günümüzde sanki mutluluk dayatılıyor. ‘Şu arabayı alınca, şu evi alınca, şu tatili yapınca mutlu olacaksın’ diyen mutluluk baskısı var sanki. Aslında, onlar olunca da mutlu olmak garanti değil, hatta gerçek mutluluk o değil. Mutluluk beynimizi nasıl çalıştığı ile ilgili. Öncelikli olarak insan olduğumuzu ve hata yapmamızın doğal olduğunu kabul etmemiz gerekir. Bu noktada pozitif psikoloji çok önemli. Pozitif psikoloji, insanın insan olmasına izin vermeyi destekleyen bir bilim dalı. Yaşamımızdaki kötüleri yok sayamayız, saymamalıyız da. Pembe gözlükler yerine gerçeğe dayalı iyimserlik içinde olmalıyız. Hata öğrenme fırsatı olmalıdır, pes etmek demek olmamalıdır. Hatalardan öğrenilenleri cebine alıp ve yola devam etmek, vazgeçmemek önemli. Gerçek potansiyeli ortaya koymak için olumlu duyguların katkısının farkında olmak önemlidir. Olumsuz duygularda takılıp kalmak fırsatları görmemize engel olur. Olumlu duygular ve gerçekçi iyimserlik ise perspektif açıcı etkiye sahiptir, daha hızlı çözüm üretmemizi, fırsatları görmemizi sağlar. Bu da beraberinde başarıyı getirir. Yani başarılı olursan mutlaka mutlu olursun düşüncesi doğrudur demek yerine mutluluk ve diğer olumlu duygular başarıyı getirir demek daha doğrudur.

KIRMIZI IŞIKTA DERİN NEFES ALIN

Aristo’nun dediği gibi ‘Mutluluk, kendini tanıma, kendini keşfetme yolculuğundan alınan keyiftir’. Mutlu olmak için şunları yapın;

-Arkadaşlarınızla sevdiklerinizle geçirdiğiniz zamanlar mutlu hissetmek için son derece destekleyicidir.

-Sosyal medya, teknoloji vb. yerine ilişkilerinize (Annenize-çocuklarınıza-eşinize) zaman ayırın, en azından onlarla olduğunuz zamanlarda gerçekten onlarla olduğunuzdan emin olun.

-Güçlü yönlerinizi keşfedin ve bunu işinize entegre edin. (İnsanı yoran verimsizliktir.)

-Stresten uzaklaşmak için kendinize mikro zamanlar yaratın (Yoğun iş temposunda 10 dk. işten uzaklaşın.)

-İyi ve kaliteli uyuyun (Araştırmalar uykusuzluğun IQ’yu bile düşürebileceğini söylüyor.)

-Gerçekten tatil yapın, tatil yaptığınızdan emin olun. (Bedeniniz ve zihninizle birlikte tatilde olun. Telefonla iş yaparak tatil yapmayın)

-Sağlıklı (derin) nefes aldığınızdan emin olun. (Örneğin trafikte kırmızı ışıkta beklerken en az 5 kere derin nefes alın.)

FEYZA KÖSEOĞLU KİMDİR?

1994 yılında Elektrik Elektronik Mühendisi olarak başlayan iş hayatı, elektronik, bilişim, savunma sanayi, enerji sektörlerinde Türkiye ve yurt dışında devam etti. 2010 yılına kadar farklı pozisyonlarda görev yaptı, 13 yılda yönetici olarak çalıştı. Tedarik Zinciri Yönetimi, Stratejik Planlama ve Organizasyonel Gelişim konusunda uzmanlaştı.2009’da aldığı NLP ve sonrası kariyerini bu alanda sürdürme kararı vererek, 2011’den itibaren kurumlarda verim, performans ve aidiyetin arttırılmasına yönelik eğitimler düzenleyen Feyza Köseoğlu, yönetici ve takım koçluğunun yanı sıra koçluğun ortaya çıkışında büyük etkisi olan Pozitif Psikoloji, mutluluk ve başarıyla üzerinde çalışmalar yapıyor.

NAZLI ERMUT KİMDİR?

1988 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi Ekonomi Bölümü’nü bitirdikten sonra, 1991 yılında yine aynı bölümde para politikaları alanında yüksek lisans eğitimini tamamladı. Bir süre akademik görevlerde ve proje yönetimi konusunda çalışmalarda bulunduktan sonra İnsan Kaynakları alanında çalışmaya başladı ve bu alanda uzmanlaştı. Uzun yıllar İnsan Kaynakları alanında yöneticilik yapan Nazlı Ermut, halen İnsan Kaynakları ve Yönetim Danışmanlığı ve Kurumsal/Bireysel Koçluk alanlarında çalışıyor. Ayrıca kurumlara bireysel ve kurumsal farkındalığı destekleyici eğitimler veriyor.