EKONOMİ BAKANLIĞI TARAFINDAN YÜRÜTÜLEN KOBİ İŞBİRLİĞİ VE KÜMELENME PROJESİ TAMAMLANDI.
KOBİ’LERİN ULUSLARARASI PİYASALARDA DAHA REKABETÇİ OLMALARI HEDEFİ OLAN PROJE 5 PİLOT İLDE UYGULANDI
- PROJE, AYNI DEĞER ZİNCİRİNDE YER ALAN KOBİ’LER ARASINDA BİLGİ ve İNOVASYONA DAYALI İŞBİRLİKLERİNİ ARTIRARAK, KÜRESEL ARENADA REKABET EDEBİLMELERİNİ AMAÇLIYOR.
- PROJE AYRICA KOBİ’LERİN İNOVASYON, PAZARLAMA VE İHRACAT KAPASİTELERİNİ ARTIRARAK BÖLGELERARASI GELİŞMİŞLİK FARKININ AZALTILMASINA DA KATKI SAĞLAMAYI HEDEFLİYOR.
- DÜNYADA BAŞARIYLA UYGULANAN KÜMELENME MODELİNİN TÜRKİYE’DE YAYGINLAŞMASIYLA, İHRACATA DAYALI KALKINMA MODELİNİN İVME KAZANACAĞI ÖNGÖRÜLÜYOR.
Türkiye’nin önümüzdeki 10 yıl içinde en rekabetçi 10 ülke ekonomisinden biri olması vizyonu kapsamında; ‘2023 yılında 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşma’ yolunda çok büyük öneme sahip olan KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi tamamlandı. Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülen Proje, aynı değer zincirinde yer alan KOBİ’ler arasında bilgi ve inovasyona dayalı işbirliklerini artırarak, küresel arenada rekabet edebilmelerini amaçlıyor. Projenin bir diğer önemli hedefi ise bölgelerarası gelişmişlik farkını azaltma konusunda katkı sağlamak…
Türkiye ekonomisinde kritik rol oynayan KOBİ’lerin sürdürülebilir ve nitelikli ihracata yönelik atacakları adımlar büyük önem taşıyor. Söz konusu adımların en doğru şekilde atılabilmesi için kalkınmada öncelikli bölgelerde faaliyet gösteren KOBİ’ler başta olmak üzere tüm işletmelere model teşkil edecek nitelikte olan Proje 5 pilot ili kapsıyor. 2011 yılı Şubat ayında başlayan AB ve Türkiye’nin ortaklığında finanse edilen Proje aynı sektörde yer alan, birbirleri ile benzer alanlarda faaliyet gösteren firmaların iş ve üretim süreçlerinde ortak ihtiyaçların tespitine dayanan stratejiler geliştirilmesi ve uygulanmasını teşvik ediyor. Proje, pilot illeri olan Samsun, Trabzon, Çorum, Gaziantep ve Kahramanmaraş’ta Ticaret ve Sanayi Odaları ve İhracatçı Birliklerinin güçlü liderlik yapılarıyla desteklenen iş ağları olan kümelenme yapılarının geliştirilmesini ve yaygınlaştırılmasını hedefliyor.
En önemli örnek Silikon Vadisi
ABD’deki ünlü Silikon Vadisi dünyadaki kümelenme modelinin en önemli örneklerden birini oluşturuyor. Küçük ve orta ölçekli işletmelerin küresel rekabet ortamında tek başına olmak yerine benzer ihtiyaçları paylaşan KOBİ’lerin, üniversiteler ve işbirliği kuruluşları ile birlikte hareket ederek bölgesel bir güç oluşturmalarını sağlayan kümelenme modeli, son yıllarda ülke kalkınmaları için öngörülen en önemli yöntemlerden biri olarak kabul ediliyor. Türkiye’de bu konuda atılmış önemli adımlardan biri olan KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi’nin tamamlanması nedeni ile 22 Kasım Cuma günü Ankara’da bir kapanış töreni yapılacak. JW Marriott Hotel’de gerçekleştirilecek kapanış töreninde proje sonuçları da açıklanacak.
AB ve Türkiye ortaklığında finanse edilen projenin program otoritesi, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, yürütücüsü ise Ekonomi Bakanlığı, İhracat Genel Müdürlüğü, KOBİ ve Kümelenme Destekleri Dairesi… Ecorys liderliğindeki konsorsiyomun teknik desteği ile tamamlanan Proje, Çorum’da ‘Tarım Ürünleri İşleme Makineleri’, Gaziantep’te ‘Ayakkabı Üretimi’, Kahramanmaraş’ta ‘Metal Mutfak Eşyaları’, Samsun’da ‘Sağlık Ekipmanları’ ve Trabzon’da ‘Gemi İnşa’ sektörlerinde uygulandı. Bu kapsamda kümelenme çalışmalarının yanı sıra bölgeler arası işbirliklerini sağlamaya yönelik olarak ilgili işletmelere, kişi ve kurumlara yol gösterici nitelikte araçların yer aldığı birçok çalışma da tamamlandı.
Ortak İhtiyaç, Ortak Vizyon, Ortak Öğrenme
Pilot illerde ve belirlenen öncelikli sektörlerde yürütülen teknik destek çalışmalarında şu amaçlar gözetildi: “Söz konusu sektörlerde faaliyet gösteren KOBİ’lerin ortak ihtiyaçlarının belirlenmesi ve ortak bir vizyona ulaşmak hedefi ile firmalar arasında işbirliğinin artırılması, teşvik edilen işbirlikleri ile firmaların verimlilik ve katma değerlerinin arttırılması, firmaların teknolojiye erişimlerinin kolaylaştırılması, teknolojik gelişmelerden haberdar edilmesi, üniversite-sanayi işbirliğinin geliştirilmesi, firmaların uluslararası pazarlara giriş ve bu pazarlarda rekabet edebilirliklerinin artırılmasına yönelik kapasitelerinin geliştirilmesi”
Proje aynı zamanda bölge içi ve bölgeler arası küme tabanlı ağların oluşturulmasını, işbirliği stratejileri geliştirilmesini ve pilot uygulamalarla Türkiye’nin gelişmiş ve az gelişmiş bölgeleri arasındaki işbirliğini artırmayı amaçlıyor. Bu amaçla Proje kapsamında geliştirilen ve Ekonomi Bakanlığı tarafından aktifleştirilen Bilgi Yönetim Sistemi ve Ulusal Kıyaslama Sisteminin proje sonrasında da bölgeler arasında olduğu kadar uluslararası işbirliklerinin de geliştirmesi hedefleniyor.
Neler nasıl yapıldı?
2009-2011 yılları arasında ulusal kümelenme stratejilerinin geliştirilmesi için Ekonomi Bakanlığı tarafından yürütülen ‘Ulusal Kümelenme Politikasının Geliştirilmesi Projesi’nin de devamı niteliğindeki Proje çerçevesinde, öncelikle pilot olarak belirlenen 5 ilde, Ticaret ve Sanayi Odaları ile İhracatçı Birlikleri’nin ev sahipliğinde Kümelenme Bilgi Merkezleri kuruldu. Daha sonra kümelenme girişimlerini güçlendirmek üzere, tedarik zinciri ve değer zinciri çalışmaları ile kümelerde yer alan firmaların ürün ve hizmetlerinde farklılık yaratabilmeleri, değer zincirlerine dikey ve yatay entegrasyonlarda bulunabilmeleri için bilgi ve deneyim paylaşımları desteklendi.
Teşhisten Stratejiye, Stratejiden Başarıya
Yanı sıra ‘Kümeler için Ortak Rekabet Alanları Stratejisi Raporu’ hazırlandı ve bu sayede; Türkiye’nin küme/potansiyel küme haritası çıkarıldı. Ulusal bazda kümelenme girişimlerinin desteklenmesi, altyapı ve nitelik/uzmanlık geliştirme amacıyla kümelenme ile bağlantılı dokuz farklı temayı içeren on kılavuzdan oluşan ‘Küme Geliştirme Kılavuzları Seti’ hazırlandı ve küme yöneticilerinin kişisel ve kurumsal gelişimlerini hızlandırmaları amacıyla bu temalarda eğitimler verildi.
Teşviklere yönlendirildiler
KOBİ’lerin, kümelerin ve kümelenme konusunda destek sunan kurumların bilgiye daha rahat ulaşabilecekleri, küme yönetim süreçlerinde kullanabilecekleri altyapı hizmetlerinin de sunulduğu ‘İşbirliği Kuruluşları Bilgi Yönetim Sistemi’nin hazırlandığı Proje kapsamında ayrıca kümelerin performanslarını izleyebilme, rekabetçiliklerini hızlandırma amacıyla ‘Ulusal Kıyaslama Sistemi’ geliştirildi. Ekonomi Bakanlığı ve ilgili diğer kurumların hibe programlarından faydalanmaları için ‘ne yapmaları gerektiği’ konularında yol gösterilen kümeler, bu desteklere yönlendirilerek, küme girişimleri oluşturarak finansman zorluklarını aşmaları sağlandı.
Kümelenme modeli
1990’lı yıllardan beri dünyada uygulanan kümelenme, birbirleriyle ilişkili işletmelerin ve kurumların belli bir coğrafi alanda yoğunlaşmasını öngörüyor ve ana üreticilerin yanı sıra sektörle ilgili tüm yan sanayi ve alt yapı hizmetlerinin birbiriyle ilişkilerini düzenliyor. Dağıtım kanallarından, müşterilere kadar birbirini tamamlayan tüm unsurları içeren kümelenmenin aktörleri, üniversite, standardizasyon kurumları, düşünce kuruluşları, mesleki eğitim kurumları, kamu kurumları ve özel kuruluşlardan oluşuyor. Modelin Türkiye’de yaygınlaşmasıyla ihracata dayalı kalkınma modelinin yeni bir ivme kazanması bekleniyor.
Önemli bir örnek: Kahramanmaraş
Türkiye’deki metal mutfak gereçlerinin yaklaşık yüzde 65’i, sayıları 70’i bulan Kahramanmaraş firmaları tarafından üretiliyor. 2011’de 30 milyon dolarlık ihracat, 2012 yılında 35 milyon dolara yükseldi. Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odası’nda kurulan Kahramanmaraş Kümelenme Bilgi Merkezi sektörü daha da güçlendirmeye kararlı.
“İhracatı Yapmayı Yeniden Öğrendik ”
Proje kapsamında kurulan Kümelenme Bilgi Merkezi’nin hizmetlerinden yararlanan işadamlarından biri de Yakup Palalı. İş hayatına 1991 yılında alüminyum mutfak gereçleri üreterek başlayan Palalı, 1996 yılında Seval Metal işletmesini kurarak, çelik tencere üretimine geçmiş. İç ve dış pazarla çalışan Palalı, KOBİ İşbirliği ve Kümelenme Projesi’nin iş yapma tarzını değiştirmelerine neden olduğunu belirten Palalı, “Eskiden, müşteri ilişkilerinin ticarete yansımasının az olduğunu, asıl önemli olanın malın kalitesi olduğunu düşünürdüm. Ama durum düşündüğümden çok farklıymış. Projede verilen, ‘müşteri ilişkileri eğitimi ve danışmanlık’ bu düşüncemi tamamen değiştirdi. İhracat yapmayı yeniden öğrendik” diyor.
“Aracı kullanmadan ihracat yapma şansını yakaladım”
“Artık müşteri ile nasıl temasa geçilir, nasıl iletişim kurulur, beklentileri nelerdir hepsini biliyoruz. Şu anda işlerimde bu bilgileri kullanıyorum ve müşteri potansiyelimi gün geçtikçe arttırıyorum” diye konuşan Palalı, Proje tarafından gerçekleştirilen ihracata yönelik yurtdışı organizasyonunda ortak stantla katıldığı, 15-19 Şubat 2013 tarihlerinde Almanya’nın Frankfurt şehrinde düzenlenen Ambiente 2013 fuar deneyimini şöyle anlatıyor:
“Hayatımda ilk defa bir fuara katıldım o da uluslararası bir fuar oldu. Daha önce İstanbul’daki fuarlara bile katılmadım. Katıldığımız uluslararası fuar sayesinde, asıl rakibimin kapı komşum olmadığının bilincine vardım. Uluslararası rakiplerimin ne yaptığını, benim firma olarak nerede olduğumu ve hangi alanlarda iyileştirmeler yapmam gerektiğini fark ettim. Daha önceleri ihracat için aracı kullanmak zorunda kaldığım için düşük karlarla çalışmak durumundaydım. Aldığımız ihracat eğitimi ve fuar desteği sayesinde Almanya’da katıldığımız fuarda ilk defa aracılara ihtiyaç duymadan bir Arap firması ile temasa geçip doğrudan ihracat yapma şansını yakaladım. Toplam 2.400 çelik tencere seti (10.000 tencere) satış anlaşmasını imzaladık. Bu daha başlangıç”