Estetik ve Şifa Çözüm Merkezi: Türkiye

Göz tedavisi, saç ektirme veya estetik için Türkiye’ye gelen hastalar hem tedavi oluyor hem de tatil yapıyor.Ancak Türkiye sağlık turizmi sektöründeki potansiyelini iyi kullanamıyor.

Türkiye’nin sağlık turizmindeki hizmet kalitesi 18-21 Kasım tarihlerinde İstanbul’da düzenlenecek kongre ile dünyaya tanıtılacak. Kongreye 20 ülkeden yerli ve yabancı 700 kişinin katılımı bekleniyor.

 

Türkiye, son yıllarda sağlık turizminde yıldızı parlayan ülke olarak öne çıkıyor. Özellikle göz tedavisi ve saç ektirmeiçin Türkiye’ye gelen hastalar hem tedavi oluyor hem de tatil yapıyor. Konusunda uzman sağlık ekipleri, son teknolojiyle donatılan hastaneler, ekonomik tedavi imkanları ve sağlıkla turizmi bir araya getiren paket turlar, Türkiye’nin bu alandaki yerini her geçen gün ön sıralara taşıyor. Coğrafi konum, sağlık sektörüne verilen teşvik gibi nedenlerle Türkiye’nin sağlık turizminde dünyadaki ilk 10 ülke arasına girmeyi başardı. Ancak yine de Türkiye yeterli tanıtım yapamadığı için bu alanda sahip olduğu potansiyeli iyi kullanamıyor.

ESTETİK VE ŞİFA ÇÖZÜM MERKEZİ TÜRKİYE

Türkiye sağlık turizminde göz hastalıkları tedavisinde ve saç ekiminde dünya çapında öne çıkıyor. Saç ekimi operasyonunun maliyeti Türkiye’de 2 ile 4 bin TL arasında değişirken, Avrupa ülkelerinde bu rakam 5 katına kadar çıkıyor. ABD’de 15-20 bin doları bulan bu operasyon için özellikle Avrupalı ve Arap turistler Türkiye’yi seçiyor. Son dönemde sayıları hızla artan ve 300’e ulaşan Türkiye’deki saç ekim merkezlerine en çok Almanya, Suudi Arabistan, Dubai, Katar, Kuveyt, Libya ve Irak’tan hasta geliyor. Arap ülkelerinden ayda ortalama 3 bin kişi Türkiye’ye gelirken, yaz aylarında rakam 5 bini buluyor Sektörün son yıllardaki pazar payı 1 milyar doları aşarken,  saç ekimi dışında bıyık, sakal, kaş ve kirpik ekimi için gelen hastalar da bu rakama dahil bulunuyor.

PAKET TURLAR TERCİH NEDENİ

Özel hastaneler ve tıp merkezleri de, Türkiye’nin bu alandaki uzmanlığını gösterebilmek için  özel paket turlar düzenliyor. Arap ülkelerinden hastalar 15-20 kişilik kafileler halinde Türkiye’ye geliyor. Uçakla Türkiye’ye getirilen hastalar havalimanından VIP araçlarla 5 yıldızlı otellere götürülüyor. Hastaların operasyon geçirdikten sonra kontrol için gerekli süreyi en iyi şekilde geçirmesi için uygun programlar hazırlanıyor. Rehber eşliğinde şehrin turistik yerleri gezdiriliyor. Böylece hastalar 6 ile 12 bin liraya hem tedavi oluyor hem de tatil yapıyor. Bu kapsamda en çok tercih edilen iller arasında Antalya ilk sırada yer alıyor. Hasta başına gelir ise 2 bin dolardan başlıyor, medikal turizmde ise bu rakam ortalama 12 bin dolara kadar çıkıyor. Medikal turizm kapsamında gelen hastaların kliniklere göre dağılımına bakıldığında ise göz hastalıkları ilk sırada yer alıyor. 7 hastadan biri göz hastalığı tedavisi için Türkiye’ye geliyor.

HEDEF 20 MİLYAR GELİR

2014 yılında Türkiye’ye sağlık turizmi için gelenlerin sayısı 500 bini aştı. Sağlık turizminden elde edilen gelir ise 2.5 milyar doları aştı. Hedef 2023 yılında sağlık turizmi  gelirini 20 milyar dolara yükseltmek. Türkiye, sağlık turizminde fiyat açısından da rakiplerine göre avantajlı ülke konumunda. Örneğin, kalp by-passı Türkiye’de 8 bin 500 ile 21 bin dolara yapılırken, en yakın rakibi İspanya’da bu rakam 39 bin ile 43 bin dolara çıkıyor. Almanya’da omurga füzyon ameliyatı 29 bin dolara yapılırken, Türkiye’de 7 bin dolara bu ameliyatı olmak mümkün. Yine saç ekiminin maliyeti Türkiye’de ortalama 5 bin TL iken bu rakam Avrupa ülkelerinde 10 bin Euro, ABD’de ise 30 bin dolar.

Türkiye özellikle son dönemde Rusya ile ilişkilerin gelişmesine paralel olarak genellikle İsrail’i tercih eden Rus hastaların,Türkiye’de tedavi olması için harekete geçti. Özellikle de onkoloji hastalarına hizmet vermesine yönelik girişimlerin kısa zamanda sonuç vermesi bekleniyor.

Yine Libyalı hastalar da Türk sağlık turizminde önemli bir paya sahip. Ancak Türkiye’nin Libya’ya yeniden vize uygulaması nedeniyle gelen hasta sayısında düşüş meydana geldi.  Sektör temsilcileri Türkiye’de yıllık 150 bin olan Libyalı hastaların geceleme sayısının vize uygulamasıyla yüzde 95 oranında düştüğüne dikkat çekerek, kararın yeniden gözden geçirilmesini istiyor. Libyalı hastaların ortopedi, beyin cerrahi, plastik cerrahi konularında sağlık hizmeti aldığını vurgulayan sektör temsilcileri, “Bu konuda 1,5-2 milyar dolar gelir söz konusuydu. Şimdi hastalar Tunus’a gidiyor. Ülkemizin bu düzenlemeyi gözden geçirmesi, kapıda vize uygulaması ya da tedavisi süren hastaların vizesiz girmesi için çalışma yapılmasını istiyoruz” diyor.

Sağlık turizmi özellikle medicaltuizm kapsamında hasta hareketlerini etkileyen diğer faktörlerden bekleme süresini azaltma, ülkede bulunamayan hizmetlerin alınması, ülkesinde illegal olarak kabul edilen hizmetler (kürtaj gibi) tolerans, rahatlık, uygunluk gibi faktörler, kültürel yatkınlık, dini faktörler ve akrabaların bulunması gibi unsurlar da dikkate alındığında Türkiye için yeni fırsat ve olanakların oluşturulması sağlanabilir.

 

TÜRKİYE’NİN HİZMET KALİTESİ DÜNYAYA TANITILACAK

18-21 Kasım 2015 tarihlerinde gerçekleştirilecek 7. Uluslararası Sağlık Turizmi Kongresi,sağlık turizminin dünyaca ünlü aktörlerini İstanbul’da buluşturacak. Türkiye Sağlık Turizmi Derneği ve Tablet İletişim tarafından düzenlenen kongre, bu alandaki fırsatları değerlendirme platformu niteliği taşıyacak. Kongrenin öncelikli hedefi, Türkiye’nin sağlık turizmi altyapısını ve hizmet kalitesini Orta Asya, Sahra Altı Afrika, Rusya, Arap Ülkeleri ve Avrupa’dan gelen temsilcilere tanıtmak.

Kongrenin temel konuları Türkiye’nin altyapısı, markalaşma hedefleri ve yatırım fırsatları olarak belirlendi. Kongrede ayrıca “Türkiye’de Sağlık Turizminin Altyapısı, Kalite, Akreditasyon ve Ekonomik Potansiyeli”, “Sağlık Turizminde Markalaşma ve Örnek Destinasyonlar”, “Sağlık Turizminde Hedef Pazarlar, Yeni Pazarlar ve Pazarlama Stratejileri” ve “Sağlık Turizminde Sürdürülebilirlik, Çarpan Etkileri ve Yatırım Fırsatları”  mercek altına alınacak.

20 ülkenin sağlık bakanı, müsteşarı veya üst düzey bürokrat düzeyinde temsil edileceği kongreye, Türkiye ve komşu ülkeler ile Avrupa, Balkanlar, Kuzey Afrika, Ortadoğu, Orta Asya ve Rusya’dan doktorlar, aracı kuruluş temsilcileri, sağlık turizmi yatırımcıları, hastane temsilcileri, üniversite temsilcileri, termal tesis yöneticileri, yaşlı bakım merkezi yöneticileri, acenteler, sigorta firmaları, STK başkanları, yatırımcılar ile ilgili bakanlar ve üst düzey bürokratlar katılacak.

YENİ İŞ FIRSATLARI SUNULACAK

7. Uluslararası Sağlık Turizmi Kongresi, sektöre yatırım yapan kuruluşlara yepyeni fırsatlar oluşturması adına önemli bir buluşma noktası olacak. Kongrede sağlık turizmi hizmet sunucuları ile yurtdışından davet edilen hasta gönderme potansiyeline sahip doktorlar ve aracı kuruluş temsilcilerinden oluşan alım heyetleri B2B(Business to Business) formatında buluşturularak tanıtım-pazarlama faaliyetleri ve iş görüşmeleri gerçekleştirilecek.  Bu alandaki tüm kesimleri Türkiye’nin 2023 vizyonu kapsamında bir araya getirecek olan kongre, sektörün potansiyelini ortaya koymada da önemli bir adım olacak.

ÜÇÜNCÜ DÜNYA FİYATINA, BİRİNCİ DÜNYA KALİTESİNDE HİZMET

Türkiye’nin sağlık turizmi potansiyeli hakkında bilgi veren Kongre Yürütme Kurulu üyesi Doç. Dr. Ahmet Demir, kongre kapsamında Sağlık Turizmi alanında markalaşma, dünya çapında kaliteli destinasyon oluşturulması, kaliteli hizmet, kalite garantisi, uygun maliyet, ve “üçüncü dünya fiyatına, birinci dünya kalitesinde hizmet” fırsatlarının ve olanaklarının oluşturulmasının pratik örneklerle ele alınacağını ve yeni oluşumlara kapı aralanacağını söyledi. Doç. Dr. Demir şöyle devam etti:

“Sağlık turizmi alanında pazar, kalite veya fiyata bağımlı hasta hareketleri ile şekillenmektedir. Kaliteye bağlı medikal turizmin şekillenmesi daha çok gelişmiş ülkelerde görülürken, fiyata bağlı hasta hareketleri daha çok Brezilya, Meksika, Kosta Rika, Turkiye, Tayland, Tayvan, Singapur, Pakistan, Kore, Meksika ve Hindistan gibi ülkelere yoğunlaşmıştır.

Sağlık turizminde özellikle sunulan sağlık hizmetleri kadar bu süreçlerin gerçekleşmesinde hasta transfer sistemleri, turizm şirketleri, tur operatörleri, hasta konsültasyon sistemleri, özellikli hizmetlerde doğru adrese (doctor veya hastane) yönlendirme, klinik veya hastanelere kayıtların yapılması, vize uygulamaları, hastane rehber sistemleri, çevirmen hizmetleri, hastaneye yakın otellerde ideal koşullarda oda ayrılması, tedavi sürecine eşlik edebilecek ve aksamaları giderecek hasta danışmanları, tedavi sürecinde şehir turları, sigorta sistemi, beslenme ve fiziksel engelli hastalara destek gibi birçok konuya çözüm getirilmesi potansiyelin kullanılması açısından önemlidir.

Ülke ve bölgelere göre hastalık epidemiyolojisi, ulaşım koşulları ve diğer faktörler dikkate alınarak sağlık turizmi stratejisi ve eylem planı hazırlanması önemli konulardan birisidir. Türkiye’de medikal turizm hizmetlerinin %90’ını özel sektörün sağladığıda dikkate alınırsa özel sektör ve kamu işbirliğinin de önemi çok net ortaya çıkmaktadır.

Ülkemizde bugün 50’nin üzerinde uluslararası akreditasyona sahip sağlık kuruluşu bulunmaktadır. Özel ve kamu şehir hastaneleri gibi birçokyatırımlar artarak devam etmektedir. 10. Kalkınma Planın’da medikal turizmde dünyanın ilk 5 destinasyonu içerisinde olunması, 750.000 medikal yabancı hastanın tedavi edilmesi, medikal turizmde 5,6 milyar dolar gelir elde edilmesi gibi hedeflerin gerçekleşmesine bu kongrenin zemin hazırlaması ve buna katkı sunması temel amacımızdır”