Deri Sektöründe 77 Yıllık Birikim: Uyguner Deri
- Deri Sektörünün köklü firmalarından Uyguner Deri, Bursa’da yatırım atağına kalktı.
- Bursa İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde döşemelik deri fabrikası yatırımı yapan Uyguner Deri, böylece Türk deri sektörünün önemli eksiğini de karşılamış olacak.
- Türk deri sektörünün kaliteli üretim yaptığını ancak önemli bir eksiğinin markalaşmak olduğunu belirten Uyguner Deri Pazarlama Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Deri Sanayi İşverenleri Sendikası (TÜDİS) Başkanı Burak Uyguner, “Türkiye’nin hedefi; İtalya gibi markalaşmak olmalı” dedi.
Merhum Bekir Uyguner tarafından 1935 yılında kurulan Uyguner Deri Sanayii Ve Ticaret A.Ş, 77 yıllık bilgi birikimi ile 3 kuşaktır deri üretiyor. Kaliteli ve çevreye saygılı üretim anlayışı sektörde öne çıkmayı başaran ve yurtiçi ve yurtdışında geniş bir pazar payına sahip olan Uyguner Deri, Bursa’da yapmaya karar verdiği yeni yatırımıyla Türk Deri Sektörünün önemli bir eksiğini de karşılamış olacak. Uyguner Deri, Bursa İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde döşemelik deri üretecek.
Faaliyetlerini 1992 yılı sonuna kadar İstanbul Kazlıçeşme’de sürdüren Uyguner Deri Sanayii Ve Ticaret A.Ş, 1993 yılında Tuzla Organize Deri Sanayi Bölgesi’ndeki modern binasına taşındı. Kazlıçeşme’de küçük imalathanelerde üretim yaparken, Tuzla’da endüstriye dönüşen Uyguner Deri, bugün modern arıtma tesisi ile çevreye duyarlı teknoloji ile üretim gerçekleştiren, sektörün örnek tesislerinden birine sahip. Daha önce sadece ayakkabı derisi üreten şirket, kaliteli üretimine gelen talep doğrultusunda artık hazır giyim sektörüne de hizmet veriyor.
2006 yılında şirket profiline Uyguner Deri Pazarlama Ve Ticaret A.Ş.’ni ekleyen şirketin, İstanbul şubelerinin yanı sıra İzmir, Gaziantep, Konya şubeleri ile geniş bir pazarlama ve satış ağı bulunuyor.
Vidala, giysilik, döşemelik, saraciyelik deriler üreten Uyguner Deri, Moskova, Hong Kong ofisleriyle ihracat ağını ve dünya pazarındaki etkin rolünü her geçen gün daha da artırıyor.
Deri sektöründe ulusal ve uluslararası alanda lider olmayı hedefleyen Uyguner Deri, daha iyi ürün ve hizmet ilkesiyle yatırımlarına devam ediyor.
Bursa’da Döşemelik Deri Yatırımı
En son yatırımını Bursa İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde yapmaya karar veren Uyguner Deri, burada kuracağı döşemelik deri fabrikası ile Türk deri sektörünün önemli eksiğini karşılamaya hazırlanıyor.
Uyguner Deri Pazarlama Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Deri Sanayi İşverenleri Sendikası (TÜDİS) Başkanı Burak Uyguner, Türkiye’de döşemelik deri üretimi konusunda ciddi bir açık olduğunu vurgulayarak, “Uyguner Deri olarak Türkiye’de gelecek vadeden ev döşemeciliği alanında Bursa’da yatırım yapıyoruz. Hedefimiz, 2013 yılı sonunda imalata geçmek. Türkiye’nin bu eksik olduğu pazarda yeni marka olarak piyasaya çıkmayı hedefliyoruz” dedi.
Uyguner Deri olarak, dünya deri sektöründeki teknolojik gelişmeleri ve modayı yakından takip ettiklerini vurgulayan Burak Uyguner, dünya fiyatlarıyla dünya standartlarında kaliteli mal ürettiklerini ifade etti.
“Dış pazarda ürün ve ülke çeşitliliği şart “
Küresel ekonomik krizin tüm sektörleri olduğu gibi 2012 yılında deri sektörünü de olumsuz etkilediğini dile getiren Burak Uyguner, Euro Bölgesi’nde özellikle İspanya, İtalya, Yunanistan’ın ciddi sıkıntı içinde olduğunu ve tabakhanelerin kapandığını kaydetti.
Türkiye’nin Güneydoğu sınırında yaşanan krizin de sektörü etkilediğini anlatan Uyguner, “Suriye ile ticaretimiz bitti. İki yıl öncesine kadar Gaziantep, Antakya, Kahramanmaraş başta olmak üzere çevre iller Suriye’ye ciddi ihracat yapıyordu. Komşularla yaşanan problemler de sektörü olumsuz etkiliyor” diye konuştu.
Bütün bu olumsuzluklara rağmen sektörün ihracattan vazgeçmediğini aksine, yeni pazarlar için kolları sıvadığına dikkat çeken Burak Uyguner, Türkiye’nin son dönemde dünya markalarına üretim yapan Çin’e bile deri satmaya başladığını söyledi. Çin’in işlenmiş deriyi Türkiye’den aldığını vurgulayan Uyguner, Hong Kong ve Rusya’ya da deri ihracatının devam ettiğini bildirdi.
“Dış pazarda çok yerde güreşiyoruz”
Türk deri sektörünün 2023 ihracat hedefinin 4,5 milyar dolar olduğunu hatırlatan Burak Uyguner, şunları söyledi:
“Dünya deri sektöründe 200 milyar dolarlık bir ticaret söz konusu. Türkiye’nin bu ticaretten aldığı pay ise sadece 1,6 milyar dolar. Yüzde 1’in altındayız Bu da çok iyi bir noktada olmadığımızı gösteriyor. En çok ihracat yapan ülkeler arasında ilk 15’e bile giremiyoruz. Bir de bavul ticaretimiz var ki bunun hiçbir zaman göz ardı edilmemesi gerekir. Aslında bavul ticareti ile birlikte dünya deri ticaretinde yüzde 1’lik paya sahip olduğumuz söylenebilir. 2023 ihracat hedefimiz 4,5 milyar dolar bu hedefin tutturulabilmesi için her yıl ihracatımızın yüzde 10 ila 12 artması lazım. Şu anda o hızda değiliz, önümüzde 10 yıl var ki bu hedefi yakalayabilmemiz için biraz daha ivmelenmemiz gerekiyor. Önümüzdeki yıllarda alt yapı yatırımlarımızı planladığımız gibi tamamlarsak, 2023 hedefimize rahatlıkla ulaşacağımızı inanıyorum. Bunun için öncelikle Türk deri sektörünün özellikle dış pazarda ürün ve pazar ülke çeşitliliğine gitmesi lazım. Dünyada üretilen derinin yüzde 50’si ayakkabı üretiminde kullanılıyor. Ama bunun dışında birçok sektör de var; Örneğin Türkiye’de çok çok az içinde olduğu ev döşemeliği, otomotiv döşemeliği belki uçak döşemeliği gibi alanlarda Türkiye hiç yok. Dış pazarda çok yerde güreşiyoruz. Küresel bir kriz var doğru ama deniz durgunken herkes iş yapar. Önemli olan dalgalı denizde iş yapabilmek, şartlar zorken işi büyütebilmektir.“
“Deride markalaşmak zorundayız”
Türk deri sektörünün kaliteli üretim yaptığını ancak en önemli eksiğinin markalaşmak olduğunu belirten Uyguner Deri Pazarlama Yönetim Kurulu Başkanı ve Türkiye Deri Sanayi İşverenleri Sendikası (TÜDİS) Başkanı Burak Uyguner, “Türkiye’nin deri sektöründe nitelikli üretim yapıyor ama katma değer yaratmak için her şeyden evvel markaları eksik. Bu başlı başlı başına bir sorun. Türkiye’nin hedefi; İtalya gibi markalaşmak olmalı. Ürünlerimize marka değeri katmalıyız.” dedi.
Uyguner, geçiş döneminde Türk firmalarının, küresel kriz nedeniyle zora düşen ve satışa çıkarılan dünyaca ünlü markaları da satın almasının mümkün olduğunu ifade etti.
Markalaşmanın yanı sıra sektörün AR-GE ve inovasyon çalışmalarına da önem vermesi gerektiğinin altını çizen Burak Uyguner, AR-GE harcamalarının arttırılması gerektiğini söyledi.
“Kayıt dışının önlenmesi teşvikten daha önemli!”
Sektörün en önemli sorunlarının başında kayıt dışı üretim ve kayıt dışı istihdam geldiğini vurgulayan Burak Uyguner, konuyla ilgili olarak şu bilgileri verdi:
“En çok zorlandığımız konu haksız rekabet ve kayıt dışılık. Türkiye’de ciddi kaçak kesim, ciddi haksız rekabet ve kayıt dışı var. Merdiven altı çalışıp, çevreye zarar veren, yatırım yapmayan, vergi kaçıran bir kesim var. Deri sektörü olarak biz devletten teşvik istemiyoruz. Kayıt dışı üretim ve istihdam önlenirse, bizim için en büyük teşvik bu olur. OSB’de modern teknoloji ile çevreye saygılı üretim yapıyoruz ama bu bizi kayıt dışı çalışan rakiplerimize göre pahalı yapıyor. Bu da haksız rekabete neden oluyor. Sektördeki kayıt dışılığın ortadan kaldırılması ihracatta da elimizi güçlendirir. Bizim için kayıt dışılığa çözüm bulunması teşvikten daha önemli.”